Günümüz ekonomilerinde makro düzeyde yaşanan pek çok istikrarsızlık vardır. Devletler ve hükümetler aşağıdaki altı makro ekonomik parametreleri yerine getirmek süretiyle ekonomik istikrarı yakalamayı hedefler.
1- İşsizliği kontrol altında tutmak
2- Enflasyonu kontrol altında tutmak
3- Ekonomik Büyümeyi sağlamak
4- Gelir Dağılımında Adaleti sağlamak
5- Ödemeler Dengesini ülke lehine çevirmek.
6- Çevreyi korumak
Bu yazımda her ikisi de ülke ekonomilerine negatif yönde etki eden ve problem yaratabilen biri makroekonomik parametre olan enflasyon diğeri ise arz yönlü ve üretime katkı koyan parametre olan ve ülkemizde de yasal olarak yılda bir olmak kaydiyle artırılan asgari ücret dir.
ENFLASYON
Enflasyon genel anlamda mal ve hizmetlerin bir sefere mahsus artması değil fakat fiyatların genel seviyesinin sürekli artış göstermesi olarak tanımlanmaktadır. Devletler istikrarlı ekonomik büyümeyi sağlamak için parasal politika kullanarak fiyat istikrarını sağlamayı, yani enflasyonla mücadele etmeye çalışır. Esasen fiyat istikrarı bir ekonomide enflasyon veya deflasyonun görülmediği durum olarak belirtilmektedir. Yani hem enflasyon ve de hem deflasyon ekonomiler için problemdir.
Enflasyon üç nedenden dolayı oluşur.
Talep Enflasyonu: Satın alma gücüyle desteklenmiş belirli mal ve hizmete satın alma isteğinin sürekli artması olarak ifade edilir. Toplam talebin toplam arzdan büyük olması durumunda ortaya çıkan enflasyondur. Bunun dışında kamu harcamalarında artış, özel tüketim harcamalarındaki artış, özel yatırım harcamalarındaki artış ya da ihracattaki artıştan dolayıda ortaya çıkabilir. Başka bir deyişle, talep arz’dan daha hızlı bir şekilde artarsa fiyatlar artacaktır. Bu genellikle hızla büyüyen ekonomilerde görülür. Bu teori genellikle Keynesyen ekonomi okulu tarafından desteklenir.
Maliyet Enflasyonu: Üretimde kullanılan iş-gücü ve ham-maddelerin (girdilerin) fiyatlarındaki artıştır. Şirketlerin üretim maliyetleri arttığında ortaya çıkar. Bu olduğunda, kâr marjlarını korumak için fiyatlarını artırmaları gerekir. Bu enflasyon ücretlerdeki artıştan, kredi faizlerindeki artıştan ve vergilerdeki artışlardan kaynaklanabilir.
Parasal Enflasyon: Parasal enflasyon ekonomide aşırı para arzı nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Parasal enflasyonun ortaya çıkması için para arzının para talebinden yüksek olması gerekir. Herhangi bir şeyin çok fazla arzı varsa, o şeyin fiyatı düşer. Eğer bu para ise ve çok fazla para arzı onun değerini düşürecektir. Bu durumda yine bir malın satın alınması için daha fazla harcama yapılacaktır. Bu teori çoğu kez “Monetarist” ekonomi okulu tarafından desteklenir. Monetarist iktisadın öncüllerinden olan Milton Friedman enflasyon nedenini şöyle açıklamıştır: “Enflasyon her zaman ve her yerde parasal bir olgudur.”
ASGARİ ÜCRET
Asgari ücretin esas uygulama amacı ise düşük gelirli çalışanların hayat pahalılığı karşısında yaşam standardlarını iyileştirmek ve korumak içindir.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) asgari ücreti aşağıdaki gibi tanimlar ve amacını da belirler ve sistem olarak nasıl çalışması gerektiğini anlatır.
‘’Belirli bir süre içinde tamamlanan iş için işverenin çalışanlara ödemesi gereken ve toplu iş sözleşmesi veya bireysel sözleşme ile azaltılamayan en küçük miktara asgari ücret denir’’.
‘’Asgari ücretin hedefi, çalışanları haksız yere düşük ücretlerden korumaktır. İlerlemenin faydalarının tüm insanlara adil ve adaletli bir şekilde dağıtılmasını, çalışanlara ve bu korumaya ihtiyaç duyanlara asgari ücret ödenmesini destekliyorlar. Yoksullukla mücadele etme ve özellikle kadın ve erkek arasındaki eşitsizliği azaltma politikası, bileşenlerinden biri olarak asgari ücreti içerebilir’’.
‘’Asgari ücret sistemleri, istihdam şartlarını ve çalışma koşullarını belirleyen toplu pazarlık gibi diğer istihdam ve sosyal politikaları destekleyecek ve güçlendirecek şekilde formüle edilmeli ve inşa edilmelidir’’.
Özellikle KKTC’de reel sektörde kamuda çalışanlardan daha fazla işgücü mevcuttur (2023 yılı itibariyle kamuda 35,844 reel sektörde de 112,367 kişi) ve bana göre reel sektör asgari ücrete endekslenmiş ve mahkum edilmiştir. Neden? Çünkü enflasyonla mücadele başlatmadan asgari ücreti artırmak özellikle reel sektörde çalışanların sorunlarını çözmez. Bilakis reel sektörde çalışanlar ya işini kaybedecek ya da işvereni yeni asgari ücreti ödeyebilirse çalışanın artırılan yeni asgari ücretle alacağı ekstra 4000-5000 türk lirası mevcut enflasyon karşısında eriyip gidecektir. Demek ki enflasyonla mücadele yapmadan asgari ücreti artırırsanız çalışanların mevcut yaşam standardını koruyamazsınız ve iyileştiremezsiniz.
Çalışan neden işini kaybedecektir? Çünkü asgari ücretin artması işverenlerin girdi maliyetlerini artırır. İşletmeler artan girdi maliyetini karşılayabilmek için de sattıkları ürünlere yansıtmak zorunda kalır. Böyle olunca da piyasadaki malların genel seviyelerinde sürekli yükselmelere yani enflasyona sebebiyet verir. Bilindiği üzere kamu çalışanlarının maaşlarına asgari ücret artışı hayat pahalılığı olarak yansıtılmaktadır.
O yüzden ülke olarak enflasyonu control altında tutamazsanız sıraladığım problemleri yaratırsınız kendinize ülke olarak 1) Paranın satın alma gücü azalır. 2) Yaşam standardları düşer. 3) İşletmelerin girdi maliyetleri artar 4) Hane halkının fatura ödemeleri ve hane masrafları artar. 4) Devletin borçları artar. Bunun nasıl gerçekleştiğini ise sizlere şekil 1 de anlatmaya çalışacağım.
Şekil 1 asgari ücretin artması durumunda işgücünde meydana gelecek olan işsizlik durumunu ve akabinde meydana gelebilecek enflasyonu anlatmaktadır.
Şekil 1 de eski asgari ücrette işçi arzı ve işci talebi eşittir ve iş piyasasında dengenin olduğu durumu göstermektedir. Halen hazırda ekonomide enflasyon varken ve eğer mücadele başlatmadan asgari ücreti tekrardan artırırsak işletmelerin işçi talebinde azalma olacaktır. Yani yeni asgari ücretle istihdam gerçekleşmeyecektir ekonomide. Bunun sonucunda da işsizlik oluşacaktır. Diğer yandan yeni asgari ücret işçiyi çalışmaya sevk etse bile iş bulamayacaktır ve işçi arzı artsa bile işletmeler yeni asgari ücreti ödeyemeyeceğinden mevcut işçisini işten durduracak ya da yeni işçi alamayacaktır. Bunun sonucunda da işsizlik daha da artacaktır. İşçi potansiyelinin çok olduğu sektörlerdeki işletmeler devamlılık arz eden talepleri karşılamak için işçisini tutacak çalıştırmaya devam edecek ancak yeni ücreti ödeyebilmek için de oluşan girdi maliyetini sattığı ürünlere yansıtacağından mevcut enflasyonun uzun dönemde daha da artmasına sebebiyet verecektir.
Dolayısiyle, Şekil 1 asgari ücrette meydana gelebilecek bir artışın işsizliği artıracağını açık ve net bir şekilde ifa etmektedir. O yüzden asgari ücreti atrırma yerine ki bu yıl içinde bir kez değil ama iki kez artırıma gidilmiştir, acilen enflasyonla mücadele başlatılıp ekonomide fiyat istikrarının sağlanması gerekir.